Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı-2

24 Mart 2013 by

Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı-2

Sermayenin Bilançodaki Zararlar Nedeniyle Karşılıksız Kalması

Sermaye Kaybının Giderilmesi

Bu üç bölümlük yazı dizisinin birinci bölümünde bilançoda oluşan zararlar nedeniyle sermaye kaybını, bir başka ifadeyle zararlar nedeniyle anonim şirket sermayesinin karşılıksız kalmasını anlatmaya çalışmıştım.

Türk Ticaret Kanunu 376.madde 2.fıkrasına göre şirketlerin sermaye kaybını;

  • Sermayenin üçte biri ile yetinerek faaliyetine devam ederek,

Ya da

  • Sermayesini tamamlayarak, ortadan kaldırabileceğini ifade etmiştim.

Bu çerçevede sermayenin üçte biri ile yetinmenin nasıl olacağını, yani sermaye azaltmasının nasıl yapılacağını anlatmıştım.

Bu yazıyı okumaya, konunun bütünlüğünü sağlamak için Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı-1 başlıklı yazıyı okuduktan sonra devam etmenizi öneririm.

Bu suretle tahmin ediyorum konu daha iyi anlaşılacaktır.

Evet yazı dizisinin birinci bölümünde sermaye azaltmasıyla ilgili kaldığım yerden devam ediyorum.

Anonim şirket sermaye azaltımı kararı aldığı genel kuruldan sonra yönetim kurulunun alacaklılara çağrı yapma yükümlülüğü bulunmakta.

Alacaklılara Çağrı Yapılacak mı?

Türk Ticaret Kanunu 474.madde 1.fıkrası sermaye azaltılmasında alacaklılara çağrı yapılmasını düzenliyor.

474.maddenin 1.fıkrasına göre ;

Genel kurulunun sermaye azaltılmasına karar vermesi halinde;

- Yönetim kurulu bu kararı şirketin internet sayfasına koyacak,

- Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve esas sözleşmede öngörüldüğü şekilde yayımlanacak yani ilan edilecek,

- İlan yedişer gün arayla üç defa yapılacak,

- İlanda alacaklılara, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’ndeki üçüncü ilandan itibaren iki ay içinde alacaklarını bildirerek bunların ödenmesi veya teminat altına alınmasını isteyebilecekleri belirtilecek,

- Şirket tarafından bilinen alacaklılara ayrıca çağrı mektupları gönderilecek.

Burada bir not düşmek istiyorum, yukarıda kararın şirketin internet sayfasına konacağından bahsediyorum ama yine TTK 1524.maddesi hangi şirketlerin internet sitesi açmak zorunda olduğu gösteriliyor. İnternet sitesi açmak zorunda olan şirketler denetime tabi olan sermaye şirketleri.Yani her sermaye şirketi internet sitesi açmak zorunda değil.

1524.madde 1.fıkrayı aşağıya alıyorum;

 ”MADDE 1524- (Değişik: 26/6/2012-6335/34 md.) (1) 397 nci maddenin dördüncü fıkrası uyarınca denetime tabi olan sermaye şirketleri, kuruluşlarının ticaret siciline tescili tarihinden itibaren üç ay içinde bir internet sitesi açmak ve bu sitenin belirli bir bölümünü şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanmasına özgülemek zorundadır. İnternet sitesinde yayımlanacak içerikler, bu Kanunda belli bir süre belirtilmiş ise bu süre içinde, belirtilmemiş ise içeriğin dayandığı işlemin veya olgunun gerçekleştiği tarihten, tescil veya ilana bağlandığı durumlarda ise tescil veya ilanın yapıldığı tarihten itibaren en geç beş gün içinde, şirketin kuruluşundan internet sitesi açılıncaya kadar geçen sürede yayımlanması gereken içerikler de bu sitenin açıldığı tarihte siteye konulur.”

Evet, TTK 474.madde 1. fıkrası sermaye azaltılmasında alacaklılara çağrı yapılacağını söylüyor, ancak ayni maddenin 2.fıkrasında ise sermaye azaltımının, bilançodaki zararlar sonucu oluşan bir açığı kapatmak amacıyla ve bu açıklar oranında yapılması halinde, yönetim kurulunun alacakları çağırmaktan ve bunların haklarının ödenmesinden veya teminat altına alınmasından vazgeçebileceği ifade ediliyor.

 TTK 474.madde 2.fıkrası şöyle ;

(2) Sermaye, zararlar sonucunda bilançoda oluşan bir açığı kapatmak amacıyla ve bu açıklar oranında azaltılacak olursa, yönetim kurulunca alacaklıları çağırmaktan ve bunların haklarının ödenmesinden veya teminat altına alınmasından vazgeçilebilir.”
Sermaye kaybindan kurtulma Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı 2

Sermaye azaltma ile sermaye kaybından kurtulma.

Yani sermaye azaltımı bilançodaki zararın kaldırılması için yapılıyorsa yönetim kurulu karar alarak bu çağrıyı yapmayabilir.

Son olarak ?Kararların yerine getirilmesi? başlıklı TTK 475.maddeden bahsederek sermaye azaltımının muhasebeleştirilmesine geçmek istiyorum.

TTK 475. maddede sermaye azaltımının, ancak alacaklılara verilen sürenin bitmesi ve beyan edilen alacakların ödenmesi veya teminat altına alınmasından sonra yapılabileceği, kararın uygulanabilmesi için geri verilmeyen pay senetlerinin şirketçe iptal edileceği, pay sahiplerince değiştirilmek üzere şirkete geri verilen senetlerin miktarı değiştirmeye yetmezse bu senetlerin iptal olunarak bunların karşılığında verilmesi gereken yeni senetler satılıp paylarına düşen miktarın şirkette saklanacağı, 473., 474. ve 475. maddelerde yazılı şartlara uyulduğunu gösteren belgelerin ticaret siciline ibraz edilmedikçe esas sermayenin azaltılmasına dair kararın tescil olunmayacağı ifade ediliyor.

TTK 475. madde şöyle ;

“MADDE 475- (1) Sermaye, ancak alacaklılara verilen sürenin sona ermesinden ve beyan edilen alacakların ödenmesinden veya teminat altına alınmasından sonra azaltılabilir; aksi hâlde alacaklılar şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde sermayenin azaltılması işleminin tescilinin ilan edilmesinden itibaren iki yıl içinde sermayenin azaltılmasının iptali davası açabilirler. Teminatın yetersizliği hâlinde de yargı yolu açıktır.

(2) Azaltma kararının uygulanabilmesi için, pay senetleri miktarının, değiştirme veya damgalama yoluyla ya da diğer bir şekilde azaltılmasının gerekli olduğu hâllerde bu husus için yapılan ihtara rağmen geri verilmeyen pay senetleri şirketçe iptal edilebilir. Tebliğde şirkete geri verilmeyen senetlerin iptal edilecekleri yazılır.

(3) Pay sahiplerinin, değiştirilmek üzere şirkete geri verdikleri pay senetlerinin miktarı, karar gereğince değiştirmeye yetmezse, bu senetler iptal olunarak bunların karşılığında verilmesi gereken yeni senetler satılıp paylarına düşen miktar şirkette saklanır.

(4) Yukarıdaki fıkralarla, 473 ve 474 üncü maddelerde yazılı şartlara uyulmuş olduğunu gösteren belgeler ibraz edilmedikçe esas sermayenin azaltılmasına dair karar ve sermayenin gerçekten azaltılmış olması olgusu ticaret siciline tescil olunamaz.”

Bilançodaki Zararın Kapatılması İçin Yapılan Sermaye Azaltımının Muhasebeleştirilmesi

Bilançoda bulunan zararın kapatılması amacıyla yapılan sermaye azaltmasına basit bir örnek vererek yapılması gereken muhasebe kaydını anlatmaya çalışacağım.

2012 Bilançosuna Göre : Mevcut Öz Kaynak Sermaye Azaltımı Sermaye Azaltımı Sonrası
Öz Kaynaklar
A. Ödenmiş Sermaye 5.000.000 -3.000.000 2.000.000
B. Sermaye Yedekleri
C. Kâr Yedekleri 50.000 50.000
D. Geçmiş Yıl Kârları
E. Geçmiş Yıllar Zararları (-) -4.000.000 3.000.000 -1.000.000
F. Net Dönem Kârı (Zararı)
Öz Kaynaklar Toplamı 1.050.000 0 1.050.000
Ödenmiş sermaye 5.000.000 2.000.000
Kanuni yedek akçeler 50.000 50.000
Sermaye ve kanuni yedek akçe toplamı 5.050.000 2.050.000
Sermaye ve kanuni yedek akçe toplamının 1/3′ü 1.683.333 683.333

 

Tabloya baktığımızda geçmiş yıllar zararı nedeniyle sermaye ve kanuni yedek akçeler toplamının 2/3′ünden daha fazla sermayenin karşılıksız kaldığı görülüyor.

3.000.000 TL. Sermaye azaltımının bilançodaki zararın büyük oranda kapatılması için yapıldığını varsayarsak muhasebe kaydı şöyle olacaktır :

———————————————————-  …/03/2013 ———————————————————–

500 SERMAYE……………………………..3.000.0000,00

………………………………………….580 GEÇMİŞ YILLAR ZARARI……………3.000.000,00

Sermaye azaltımı ile geçmiş yıllar zararının bilançodan çıkarılması.

———————————————————-        /           —————————————————————-

Önemli Not: ödenmiş sermayenin nakit olduğu, sermayeye ilave edilmiş herhangi bir fon (mesela ; sermaye düzeltmesi olumlu farkı) olmadığı varsayılmıştır.

Ortaklara dağıtılması halinde vergiye tabii olacak değerlerin sermayeye ilave edilmiş olması ve sermaye azaltmasında bunların da olması durumunda yapılacak sermaye azaltmasında vergi aranabilecektir.

Bu çerçevede, sermayeye ilave edilmiş sermaye düzeltmesi olumlu farkı olması halinde, içinde bu tutar olan sermayenin azaltılması durumunda azaltılan sermayenin içindeki sermaye olumlu farkı vergiye tabii olabilecektir.

Yukarıdaki örnekte de gördüğünüz gibi sermaye azaltması ile sermaye küçülmekte, ancak bu durum bazı sektörlerdeki şirketler için sıkıntı yaratabilecektir. Çünkü bazı sektörlerde belli tutarlarda asgari sermaye aranabilmekte, mesela doğalgaz piyasasında olduğu gibi.

Hemen şunu söyleyeyim burada bahsettiğim Türk Ticaret Kanunu’nun aradığı asgari sermaye değil.

Bu durumda şirketler sermaye azaltması yaparken eş zamanlı sermaye artırımına gitmeyi, yani sermaye tamamlaması yapmayı tercih edebilmekteler.

Konunun devamı olacak üçüncü yazımda sermaye tamamlamasını anlatmaya çalışacağım.

Üçüncü yazıya kadar hoşçakalın…

VOLKAN KARA

S. M. Mali Müşavir

 

Volkan Kara Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı 2

Volkan Kara

Giresun'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini burada tamamladı. Yüksek öğrenimi İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi'nde yaptı, yine Akademi'ye bağlı Muhasebe Enstitüsü'nde "Lisansüstü Muhasebe Uzmanlığı" eğitimi aldı. 25 yıldan fazla sanayii şirketlerinde Muhasebe ve Mali İşler Yöneticiliği yaptı. Çeşitli eğitim sertifikaları yanında, mesleğinin gerektirdiği S. M. Mali Müşavir ruhsatı bulunmaktadır.

More Posts


Şimdi üye olun!

Ücretsiz e-kitabınızı alın...  Name: Email: 40 subscribers Bilgilerinizin güvenliğine saygılıyız. Email Marketingby GetResponse

Bir Yorum Yapın

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu HTML etiketlerini ve özelliklerini kullanabilirsiniz: <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>


Şimdi üye olun!

Ücretsiz e-kitabınızı alın...  Name: Email: 40 subscribers Bilgilerinizin güvenliğine saygılıyız. Email Marketingby GetResponse
Önceki yazıyı okuyun:
Şirket bilançolarındaki zararlar
Sermaye Kaybına Muhasebeci Bakışı-1

Sermayenin Zarar Ned...

Kapat