Şirketlerde İç Denetim Yerine Dış Denetim Geliyor-2
Bağımsız Denetim ve Türkiye Muhasebe Standartları
Konunun birinci bölümünde, yani “Şirketlerde İç Denetim Yerine Dış Denetim Geliyor-1” başlıklı yazımda, yeni 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) ile sermaye şirketlerine bağımsız dış denetim geldiğinden bahsetmiş ve konuya giriş olarak mevcut 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndaki iç denetim organı olan “Murakıplar”dan söz etmiştim.
Bu bölümde ise, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile sermaye şirketlerine gelen bağımsız dış denetimi incelemeye çalışacağım.
İki denetim çeşitinin birbirinden farklılığını anlamak için önceki yazıyı da okumanızı öneriyorum.
Birinci yazıyı okumak isterseniz lütfen burayı tıklayın…
Bu yeni denetimin muhasebeciler açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum.
26.06.2012 tarihinde 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda önemli değişiklikler yapan 6335 sayılı kanun yasalaştı.
Bu yüzden bu yazıyı okunurken 6335 sayılı kanunla yapılan değişiklikleri mutlaka dikkate almak gerekiyor.
Mesela muhasebe defterlerinin Türkiye Muhasebe standartlarına göre tutulması kaldırıldı.
Mesela aşağıdaki “Her Sermaye Şirketi Bağımsız Denetime Tabi Olacak” başlığı geçerliliğini yitirdi, çünkü 6335 sayılı kanunla yapılan değişiklikle denetime tabi olacak şirketler Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek.
Yine “işlem denetçisi” yapılan değişiklikle kalkıyor.
Yeni TTK ile muhasebe kayıtları ve finansal raporlar “Türkiye Muhasebe Standartları”na uygun hazırlanacak.
Yeni 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 01.Temmuz.2012 tarihinde yürürlüğe giriyor.
Dolayısıyla bağımsız denetime hazırlanmak, içeriğini öğrenmek ve buna göre hazırlanmak muhasebecilerin önemli işlerinden olduğunu düşünüyorum.
Çünkü tekrar etmek istiyorum, 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren muhasebe kayıtları ve finansal tablolar Türkiye Muhasebe Standartları ve Türkiye Finansal Raporlama Standartları (TMS/TFRS)’na göre olacaktır.
Her Sermaye Şirketi Bağımsız Denetime Tabi Olacak
Sermaye şirketlerinin hepsinde bağımsız dış denetim olacak.
01.Temmuz.2012 tarihinde yürürlüğe girecek yeni 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu (TTK) ile, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’ndaki murakıpların yaptığı iç denetim kalkıyor.
İç denetim yerine, bağımsız dış denetim geliyor.
Anonim şirketler yanında, Limited şirketler ve Sermayesi Paylara Bölünmüş Komandit şirketler de bağımsız denetime tabi olacak.
Yeni TTK ile denetçiler, bir şirket organı olmaktan çıkıyor, bağımsız oluyorlar.
Bu değişiklik herhalde şirket yönetimi yanında muhasebeciler içinde çok önemli, öyle değil mi?
Yeni TTK’nda “Denetim” 397 nci ve takip eden maddelerde ayrıntılı olarak ifadesini buluyor.
Madde başlıklarına göz atacak olursak;
- 398 nci madde denetimin konu ve kapsamını tarifliyor,
- 399 ncu madde denetçi seçim, görevden alma ve sözleşmenin feshini içeriyor,
- 400 ncü maddede kimlerin denetçi olabileceklerini tanımlanıyor,
- 401 nci madde ibraz yükümü ve bilgi alma hakkını içeriyor,
- 402 nci maddede denetim raporunun nasıl hazırlanacağı görülüyor,
- 403 ncü maddede denetçinin vereceği görüş yazısı tanımlanıyor,
- 404 ncü maddede denetçilerin sır saklamadan doğan sorumluluğu gösteriliyor,
- 405 nci maddede şirket ile denetçi arasındaki görüş ayrılıklarında yapılacaklar tanımlanıyor,
- 406 ncı maddesi ise topluluk ilişkileri için özel denetçi atanmasını ifade ediyor.
Bağımsız Dış Denetim
397 nci maddeye göre Anonim şirket ve şirketler topluluğunun finansal tabloları denetçi tarafından, uluslararası denetim standartlarına uyumlu Türkiye Denetim Standartlarına göre denetlenecek.
Yine yönetim kurulu yıllık faaliyet raporunda bulunan finansal bilgilerin, denetlenen finansal tablolarla tutarlı olup olmadığı, gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da denetim kapsamında.
Yani Anonim şirket ve şirketler topluluğunun yıl sonu finansal tabloları, envanter ve yıllık faaliyet raporları da dahil olmak üzere tüm muhasebenin denetimi söz konusu.
Yeni TTK 398 nci maddesinde de belirtildiği üzere, bu denetim Türkiye Muhasebe Standartları (TMS)’na ve kanuna, esas sözleşme hükümlerine uyulup uyulmadığının da denetimidir.
Ayrıca denetim, şirketi tehdit eden ya da geleceğini tehdit edebilecek nitelikteki riskleri teşhis edebilmek, risk yönetimini gerçekleştirmek için gerekli önlemlerin alınıp alınmadığını da kapsamakta.
Denetçinin denetiminden geçmeyen finansal tablolar ve yıllık faaliyet raporları düzenlenmemiş hükmündedir.
Bağımsız Denetimi Kimler Yapacak?
Yeni TTK 400 ncü maddede denetimi kimlerin yapacağı gösterilmekte.
Denetim, ortakları yeminli mali müşavir veya serbest muhasebeci mali müşavir unvanına sahip bağımsız denetleme kuruluşu tarafından yapılabilecek.
Orta ve küçük ölçekli şirketlerde bağımsız denetime tabi olacak, ancak bu şirketlere bir kolaylık var.
Orta ve küçük ölçekli şirketler, bir veya birden fazla yeminli mali müşaviri veya serbest muhasebeci mali müşaviri denetçi olarak seçebilecekler.
İşlem Denetçisi ve Özel Denetçi
Yeni 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda yukarıda anlattığım denetçi dışında, işlem denetçileri ve özel denetçiler de düzenlenmiştir.
Yani yeni Türk Ticaret Kanunu’na göre üç ayrı denetçi bulunmakta.
Bunları şöyle sıralayabiliriz;
- Denetçi,
- İşlem denetçisi,
- Özel denetçi.
Burada denetçi ifadesinden, denetim yapan kişiyi değil de denetim yapacak bağımsız denetim kuruluşunu anlamak gerekiyor.
İşlem denetçisi ve özel denetçiler ise şirketin kuruluşunu, sermaye artırımını, azaltılmasını, birleşmeyi, bölünmeyi, tür değiştirmeyi, menkul kıymet ihracını, veya herhangi bir diğer şirket işlem ve kararlarını denetleyen denetçilerdir.
Denetçi, işlem denetçisi ve özel denetçiler görevlerini yerine getirirken kusurlu hareket etmeleri halinde, hem şirkete hem de pay sahipleri ile şirket alacaklılarına karşı, verdikleri zarar nedeniyle sorumlu bulunmaktalar.
Kanunda veya esas sözleşmede aksine hüküm yoksa, işlem denetçisi genel kurul tarafından atanır ve görevden alınır.
Yani kural olarak işlem denetçisini seçme ve görevden alma yetkisi genel kurulda olmasına rağmen, esas sözleşmeye konacak bir madde ile bu yetkiyi başka bir şirket organına vermek mümkün.
Yukarıda söylediğim gibi mevcut yürürlükteki TTK’na göre Anonim şirketler murakıplar tarafından iç denetime tabi tutulurken Limited şirketlerde, ortak sayısı yirmiden az olanlarda bu denetim yoktu.
Şimdi yeni 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu ile Limited şirketlerde bağımsız dış denetime tabi olacak.
Kanunun 635 nci maddesine baktığımızda bunu görüyoruz.
635 nci maddeyi aynen aşağıya alıyorum ;
“MADDE 635- (1) Anonim şirketin denetçiye ve işlem denetçileriyle denetime ve özel denetime ilişkin hükümleri limited şirkete de uygulanır.”
Peki bu bağımsız denetçiler yeni Türk Ticaret Kanunu yürürlüğe girdikten sonra ne zaman seçilecekler?
Onu da 6102 sayılı TTK’nun geçici 6 ncı maddesinin 3 ncü fıkrasında görüyoruz.
6 ncı madde 3 ncü fıkraya göre, 400 ncü maddede öngörülen denetçi, sermaye şirketlerinin ( anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirket) yetkili organı tarafından 01.Mart.2013 tarihine kadar seçilmiş olacak.
Son söz olarak, yeni TTK’nun getirdiği bağımsız denetim tüm muhasebeyi kapsamaktadır. Bu bakımdan tüm yönleriyle muhasebecilerin (özellikle muhasebe yönetiminin) bu denetime hazır olması gerekmektedir.
Sermaye Piyasası Kanunu’a bağlı halka açık şirketlerin muhasebe servisleri bağımsız denetime aşinalar, ancak halka açık olmayan sermaye şirketleri, özellikle orta ve küçük ölçekli sermaye şirketlerinin muhasebelerinin bu denetime hazırlıklı olmaları gerektiğini söylemek isterim.
VOLKAN KARA
S. M. Mali Müşavir
Son Yorumlar